❝Aramızdaki uzlaşmazlığın gerçek, temel nedeni, onun her şeyi içinden geldiği gibi, eleştirmeden, istekle karşılamasında ve değer ölçülerinin yaygın, geleneksel ölçülere uymasında. Her şeyi, gerektiği gibi, bütün varlığıyla benimsiyor. Dağlardan nasıl içtenlikle hoşlandığını düşün; günlerini boşu boşuna geçirişini, sadece bunu yapmaktan duyduğu mutluluğu, o anda ne yapmaya karar verdiyse kendini tümüyle ona verme yeteneğini düşün. Sen ise, bedeninle ruhun arasındaki uyumu bozdun; kendine yön verme gücünden yoksun bir şekilde, şehvetli- trajik, korkak-yiğit, duyusal-ülkücü vb. gibi çelişkiler arasında yaşıyor, sarkacın bir o yana, bir bu yana hızla gidişini seyretmekten başka bir şey yapamıyorsun. O çöreğini yerken gözlerinle içtin onun güzelliğini. Yaradılışının elverdiğince senin için en iyi şeyleri diledi. Ama senin gözünde hayatın ve ölümün kendisi o. ikimiz arasında gene de odur kurban durumuna düşecek olan. [......]' O sağlıklı ve dengeli, sen ise hep bir doğrultuya dönüksün; o senden daha dengeli çünkü sen düşüncelere dayanarak yaşıyorsun, o ise gerçeklere; gerçekler ise hiçbir zaman dengesiz, hiçbir zaman yanlış değildir. Kötülük hep dengesiz olan taraftan gelir, gerçekçi olandan değil. Bütün olanlara rağmen, ben hiçbir zaman onun kurbanı olamam. O ise, evet, bin türlü yoldan benim kurbanım olabilir. Bu da züğürt tesellisi. ❞
________________________________________
[Cesare Pavese - Yaşama Uğraşı, 3 Ocak 1938]
Yorumlar
Yorum Gönder