Ana içeriğe atla

Açık Atlas

Hayattan ders veriyor diye öğretmenleri kızdıran 
Tuzu bir bulmuş çocukları saklamadan güldüren dünyaya 
Su kaçırmaz bir eşeğin sesine açıktır penceresi 
Bir sınıfın, batı son dersinde, kuşluk vakti 

Meşeler yapraklanınca bir tuhaf olurlar işte 
Koparılmış kürt çiçekleri, hatırlayarak amcalarını 
Azınlıkta oldukları bir okulda bile, sorarlar soru 
Neden feriklerin ve eşeklerin memeleri vardır? 

En arka sırada çift dikişliler, sınavda en öne 
İntihara ve denizde nasıl boğulmaya çalışırlar 
Yalnız Orta Doğu'da el altında satılan bir atlas 
Kim demiş on sekiz yaşından küçükler okuyamaz 
Bakıldı ki kum saati, ters çevrilmiş, çıt, usul isa asi olmuş 
İkinci karnede babası yarısını silahıyla dışarda bırakıp 
Öyle öğretildiği için saygılı, sınıfa giren parmak çocuğun 
Boş yerine, girilmeyen bir dersin denizi, gelip oturmuş 

Açık kalmış atlası, deniz taşmıştır, darılmasın Fırat ama 

Hayatın orta öğretmeni sustu, dondu gülmeleri çocukların 
Bir cenaze töreninde daha ölümü karşılamaya götürüleceğiz 

Efendiler! Eşekler susabilirler 
Ne yani çocuklar hiç gülmeyecekler mi?

Ece Ayhan




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Patladı Patlayacak Bir Kursak

-bir umudumuz kaldı elimizde  şimdi onunla ovuyoruz sancıyan yaşamı iftar sofralarında gül şerbetlerin yerini alan  fare kanlı asit, biliyorum bu bir çocuk yalanı baretli sarı yelekli bir kravat  vuruyor ilk malayı bu yalana iş bununla bitse iyi ki iş hiç bitmez nasırlara deva olamayacaksa nivea pijamalarıyla kızlar o dev aynasında  foşur foşur yıkayamayacaklarsa yüzlerini dove'la -iş hiç bitmez bir sabun köpürürken niçin şiir yazılmasın  çocuk kanları boğuyorken mürekkebi kağıdın bükülüp sonuna geldiği bu anda  bir şiir yalnayak fosfor göğün altında dimdik! kederlerine barkod vurulmuş dünyanın  balta girmemiş ormanları da kalmadı  burkukları saracak iprek kumaş yarayı sağaltacak hint yağı yani ki vurulduğumuzla kaldık bire on metre kare dükkan için birbirlerini vururken oğullar kızlar bir adam gecelerden kovulurken doğranırken şehrimizin takımı  kıraathanede olmadık laflarla kırkyıl kırkyıl arayı açarken ihtiyarlar çukurda tepinen çocuklar g...

Yalnız Hüznü Vardır Kalbi Olanın

IV hüzün yalındır-dağdan aparılmış kar topakları gibi yel ki ince ipince bir teldir kopmuştur insan  azar azar kopmuştur yalnız hüznü vardır kalbi olanın hüzün öylece orta yerdedir tuhaf bir yarma yaşanıyordur çepeçevre şeytan kilitleri sınav | İlhami Çiçek

Cananını Kasteder

Bağda gülden bahseden yanağını kasdeder Serviden söz açanlar endamını kasdeder Dilbere vasıl olmak dar-ı dünyadan murad Aşık aşkın derdi ile dermanını kasdeder Bu fani dünya için değmez kuru kavgaya Ecel ki bu dünyanın ziyanını kasdeder Yıldızlardan yücedir gözyaşı eşiğinde Bu bulutlar ahımın dumanını kasdeder Ey Avni beyti bozma bahsi ağyar eyleyip Şiir o ki sadece cananını kasdeder Bu fani dünya için değmez kuru kavgaya Ecel ki bu dünyanın ziyanını kasdeder Gözümden akan yaş mıdır kan mıdır Lebun yadına lal-u mercan mıdır Gönülde ne var ise faş etti göz Seni sevdiğim yar pinhan mıdır Gözüm ile derya nice bahseder Gözüm gibi ol gevher efşan mıdır Gönül ızdırap ile oldu helak Gelin görün ol afeti can mıdır Demiş Avni’ye ben cefa etmezem Ona cevreden yoksa devran mıdır Avnî Kasd: Niyet. Tasavvur. İsteyerek. Niyet ederek. Dil-ber: (Farsça) Gönül alan, kalbi çeken. Güzel, dilber. Vâsıl: Ulaşan, erişen, kavuşan. Hakka vâsıl olan. Dâr: Yer, mekân, konak. ...